tasvirin sonu çok sıcak. şöyle ki, yemeği önüne koymadan da keyiflenemiyor insan. ama tutamıyorsun. şey gibi, aç bir çocuğun bir şeyler yemek için telaşı gibi. bir şeyleri batırır, döker, kırar, yakar. açlığın telaşı gibi. sobaya bilerek elini değdirir gibi alıp ortaya koymak istiyorsun tasviri. fakat; gözlerinde o kadar güzel eriyorum ki. kendimi tutmaya kalksam ben de kızarıcam. ama öyle gözlerinden sıcak ışınlar çıkan süper kahramanlar gibi değil. göz biraz içe bağlı. içte olanı görürsün ya. divan edebiyatı. yatarak yayılır içinde sonra. damlaya damlaya peynir olur belki.bu da peynirin sıcakta gevşeyen halini görmemişseniz tasvir olarak gelebilir. bu da benim suçum değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder